8 Temmuz 2012 Pazar

Saçmasapanımsı Bişeyler

    ''Yeni süpürülen parkenin üzerine hanımeller kırıntısı dökerek annesinin cinnetine sebep olan çocuk konuştu; annemin şamarı ağzıma çarpınca bi an reklamlardaki 'anne eli değmiş gibi' sözünü ciddiye aldım.''
Şunu twitterda paylaşmamı engelleyen 140 karaktere lanetler ederek başlıyorum.
     Şimdi benim bi teyzem var. Aslında iki teyzem varda tekini anlatıcam şimdi. Ona da Mavi diyelim.(Mavi adında hayatı boyunca 7 aylık kalmaya mahkum edilmiş ama zekası geniş bi bebek karakteri canlandırıyo arada). Şimdi bu teyzem lisedeyken sıfır makyaj, üniversitedeyken uzun etek altına converse giyip mavi göz kalemi kullanan bi insanken çalışma hayatına atılınca bi hayli değişti. Dolabı kıyafetlerle dolup taşıyo, ayakkabılarının sayısı Flo şubeleri kadar filan. Hayır benimde dolabım dolu ama %99'u giymediğim şeylerle dolu amınakodumun dolabı. Mavi'nin tek boktan yanı kıyafetlerinin giyilmesinden hiç hoşlanmıyo. Bu diğer teyzem(ona da Eeyore dicez) ve benim için bi hayli çekici bi durum oldu her zaman tabi. Yasak olanı kullanmakla alakalı; giyip, makineye atıp, kurutup, yerine koymak arasında geçen bi macera oyunundayız arada yani. Neyse işte teyzemlerden bahsetmemin sebebi Mavi geçen gün bana aynen şöyle dedi ''eğer seneye biraz para biriktirirsen bende koyarım üstüne beraber yurtdışı tatili yaparız.'' Kendisi geçen sene İtalya bu sene Hırvatistan gezip tozuyo zaten. Bende kendi kendime dedimki 'vay amk gelsin yakışıklı italyanlar gitsin romantik fransızlar en iyisi zengin lüksemburglular.'' Sonuçta seneye yurtdışı kesin gençler. Bide araba alabilirsem çok mutlu olucam. Normalde ben bu hafta Eeyore ve eniştemin yanına gidicektim ama 10 gün sonra Mersin'e tatile akıcağım için biraz daha evde kaliyim dedim. Şuan yaratıcılığım daha fazla üstümde olmadığından bu yazıyı burda bitiriyorum. Belki ismimi Waldorf veya ChevyCamaro olarak değiştirebilirim. O zamana kadar B.C'den sevgilerle#

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder